OSGB Nedir
Ortak Sağlık ve Güvenlik Birimi (OSGB), iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerini sunmak üzere, gerekli donanım ve personele sahip olan ve Bakanlıkça yetkilendirilen kamu kurum ve kuruluşları ile Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre faaliyet gösteren şirketlerce kurulan ve işletilen müesseselerdir.
OSGB (Ortak Sağlık Güvenlik Birimleri) Hakkındaki Yasal Düzenlemeler
OSGB”ler ilk olarak, 27 Kasım 2010 tarihinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından 4857 sayılı İş Kanununa dayanılarak yayınlanan “İş Sağlığı ve Güvenliği Hizmetleri Yönetmeliği”nde tanımlanmıştır.
20 Haziran 2012 tarihinde TBMM Genel Kurulunda kabul edilen ve 30 Haziran 2012 tarihinde 28339 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren”6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu” ve buna bağlı olarak 29 Aralık 2012 tarihli ve 28512 sayılı “İş Sağlığı ve Güvenliği Hizmetleri Yönetmeliği”, OSGB”leri yeniden tanımlamıştır.
6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu”nun Getirdiği Yenilikler
- Önceki mevzuatlarda, İş Sağlığı Güvenliği hizmetlerinden yalnızca “işçiler” faydalanabiliyorken; yeni Kanunda “Çalışan” terimi ile memur, işçi, sözleşmeli personel, çırak, stajyer vb. tüm statülerde çalışma hayatında yer alanlar kapsam altına alınmıştır. Dolayısıyla kamu kurum ve kuruluşları ve özel sektördeki “bütün işler ve bütün işyerleri” İş Sağlığı Güvenliği hizmetlerinden istifade imkanına kavuşmuştur.
- Her bir SGK Bölge Sicil Numarası, ayrı (bağımsız) işyeri olarak kabul edilmektedir. Dolayısıyla, her bir SGK numarasına sahip işyeri; kendi tehlike sınıfı ve çalışan sayısı gereğince, bu numaraya ait İSG hizmeti sözleşmeleriyle Bakanlık”tan onay alarak yükümlülüklerini karşılamaları gerekmektedir.
- İşyeri Hekimi, İş Güvenliği Uzmanı hizmeti ile ilgili yükümlülük, önceki mevzuatlarda 50″den fazla işçi çalıştıran işyerleri için mecburi iken; yeni Kanunla 1(bir) ve daha fazla çalışana sahip tüm işyerlerine zorunlu kılınmıştır.
- İş Sağlığı Güvenliği Kanunu öncesinde, işyerlerinde “İş Güvenliği Uzmanı” hizmetini alma mecburiyeti sadece Sanayi”den sayılan işyerleri için geçerli iken; yeni mevzuatta bu yükümlülük, sanayi şartı aranmaksızın (hizmet, ticaret, tarım, orman vb. tüm iş kolları) tüm sektörleri kapsayacak şekilde genişletilmiştir.
- Önceki mevzuatta, işverenlerin aldığı İş Sağlığı Güvenliği (İSG) Profesyonellerinin hizmeti, İşyeri Hekimi ve İş Güvenliği Uzmanı olarak iki koldan yürütülmekte iken; yeni kanunla İşyeri Hekimi, İş Güvenliği Uzmanı ve Diğer Sağlık Personeli (Sağlık memuru, hemşire vb.) olmak üzere üçlü hizmet olarak temin edilme yükümlülüğü getirilmiştir.
- İş Sağlığı Güvenliği profesyonellerinin (İşyeri Hekimi, İş Güvenliği Uzmanı ve Diğer Sağlık Personeli) hizmeti ile ilgili işverenler yükümlülüklerini ancak iki yöntemle yerine getirebilmektedirler:
- Kendi çalışanları arasında geçerli sertifikaya sahip İSG Profesyonelini görevlendirmek suretiyle,
- Bulunduğu ilde Bakanlıkça yetkili kılınmış OSGB ‘den hizmet satın alarak.
- Yeni “İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu” 30 Haziran 2012 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanmakla birlikte, bazı yükümlülükler, işyerlerinin çalışan sayısına ve tehlike sınıfına göre iki yıllık bir sürece kademeli olarak yayılmıştır;
- 50 ve daha fazla çalışanı olan işyerleri için tehlike sınıfına bakılmaksızın İSG personeli hizmetlerinin temini ile ilgili yükümlülük başlangıcı tarihi 1 Ocak 2013 olarak belirlenmiştir.
- 50″nin altında çalışanı olan, çok tehlikeli ve tehlikeli sınıfta yer alan işletmelerde İSG personeli hizmetlerinin temini ile ilgili yükümlülük başlangıcı tarihi 1 Temmuz 2013 olarak belirlenmiştir.
- 50″nin altında çalışanı olan, az tehlikeli sınıfta yer alan işyeri ile tüm kamu kurum ve kuruluşları için ise yükümlülük başlangıcı tarihi 1 Temmuz 2014 olarak belirlenmiştir.
- Çalışan sayısı 10″dan az olan ve tehlike sınıfı olarak Tehlikeli ve Çok Tehlikeli İşler kategorisinde yer alan işyerlerinin; İşyeri Hekimi, İş Güvenliği Uzmanı ve Diğer Sağlık Personeli hizmetlerinin finansmanını Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) karşılayacaktır.
- Kanunun uygulanmasını kolaylaştırmak için, idari para cezaları (80.000 TL”ye varan) ile etkin yaptırımlar sağlanmıştır.
- Yeni Kanunla birlikte ‘”Ağır ve Tehlikeli İşler” kavramı kaldırılmıştır. Yapılan işlerle ilgili bir ayırım yapılmayıp; işyerlerinin faaliyet alanları, Tehlike sınıfları tebliği ile üç sınıfta kategorize edilmiştir. İşyerleri bir bütün olarak değerlendirilerek “Az Tehlikeli, Tehlikeli ve Çok Tehlikeli işler” şeklindeki üç sınıftan herhangi birinde yer almaktadır.
- İşverenler tarafından tüm çalışanlara, işe girişlerinde ve daha sonra belli periyotlarla Muayene ve buna bağlı Sağlık Taramaları yaptırılma zorunluluğu getirilmiştir. Bu muayeneleri yalnızca, işyerinin -varsa- kendi İşyeri hekimi veya anlaşma yapılan OSGB”nin İşyeri hekimi yapabilmektedir.
- İşyerlerinde oluşabilecek tehlikelerin tespiti ve ortadan kaldırılması amacıyla, Risk Değerlendirmesi yaptırılması gerekmektedir. Risk değerlendirmesi yapılmadığının ilk tespitinde 3000 TL, eksikliğin devam ettiği her ay için 1,5 katı idari para cezası getirilmiştir. Metal, yapı, maden, kimyasallarla çalışılan işyerlerinde risk değerlendirmesinin yapılmamış olması halinde ise, iş durdurulacaktır.
- Çalışanların İş Sağlığı Güvenliği Eğitimi almış olmaları zorunlu kılınmıştır. Ayrıca, tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta çalışanların mesleki eğitim almadan çalıştırılması yasaklanmıştır. Bu eğitimleri almayan “çalışan başına” her eğitim ayrı ayrı 1000 TL idari para cezası uygulanacaktır.
OSGB’nin Sağladığı Avantajlar Nelerdir?
- İşyeri Hekimi, İş Güvenliği Uzmanı ve Sağlık Personelini bünyenizde çalıştırma yükümlülüğünüz olmayacaktır. Bu personelin tüm sosyal ve güvenlik hakları hizmet aldığınız OSGB’nin sorumluluğundadır.
- OSGB ile iş sağlığı ve güvenliği hizmeti tek elden yürütülecek, oluşturulacak iş sağlığı ve güvenliği kurulunun alacağı kararlar daha kolay uygulanacaktır.
- Alınan hizmet faturalandırılır ve gider olarak gösterilebilir.